Sektörde sekizinci yılını dolduran İNTEGRA Asansör hedef tazeledi. Onuncu yıl vizyonu için çalışmalarına hız veren İNTEGRA Asansör’de hedef, en çok tercih edilen ilk üç tedarik firmasından biri olmak. İNTEGRA Asansör Genel Müdürü Mustafa Uçar ‘marka olma’ vurgusu yaparken, “10’uncu yıl vizyonunda bizim hedefimiz, tedarik ettiğimiz tüm ürünlerin ürün güvenilirliğini sunmuş olmak, sürdürülebilir hâlde sürekli çalışmasını sağlamak ve satış sonrası servisinde tercih edilen firma olmak” dedi.

Asansör kumanda panosu, butoniyer, fotosel, kablo, çelik halat ve elektronik komponent gibi ekipmanların tedarikçisi olan İNTEGRA Asansör’ün Genel Müdürü Mustafa Uçar, Haber Asansörü’ne önemli açıklamalarda bulundu. 

BU BİR BAYRAK YARIŞI 

Sektördeki hizmet rekabeti için “bayrak yarışı” benzetmesi yapan Uçar, şirket olarak 10’uncu yıl hedeflerine odaklandıklarını anlattı. 

Alman otomotiv ve motor markası Mercedes-Benz’i örnek gösteren Uçar, hizmeti markalaştırmanın sürekliliğe bağlı olduğunu vurguladı, İNTEGRA Asansör’ü de bir ürün grubunun markası olma seviyesine taşıma hedeflerinin altını çizdi. 

Uçar şunları söyledi;

“Bizim bire bir kendi tasarımını ve kendi Ar-Ge’sini yaptığımız bir ürünümüz yok. İNTEGRA Asansör, hizmet üretiyor ve ürün gruplarını bir araya getirip çalışır hâle getiriyor. İşte burada bizde de bir entegratör markası ortaya çıkıyor. Verdiğimiz hizmet, ürünlerin önüne geçiyor. Müşterilerimize İNTEGRA’nın iyi bir sistem olduğunu kanıtlıyoruz.”

ORTA VADEDE HEDEF ÇÖZÜM ORTAĞI OLMAK 

Uçar, şirketlerinin orta vadeli hedefi için, alt yapısını hazırladıkları kumanda panosu ve çevre birimleri üzerine kurulu sistemi, iki senelik dönem içerisinde asansör montaj firmalarının çözüm ortağı durumuna taşımak olduğunu söyledi. Uçar, uzun vadede ise beş kıtada hizmet verir konumda olmayı planladıklarını açıkladı.

İÇ ANADOLU’DA OFİS HAZIRLIĞI

Faaliyet gösterdiği sekiz yıl içinde İNTEGRA Asansör’ün temsil ettiği markalara ait ürünlerin pazarlaması, satışı ve satış sonrası servisini yürüten bir firmaya dönüştüğünü belirten Uçar, “Bireysel olarak başladığımız girişim, bugün 12 kişilik bir ekiple Marmara ve Ege Bölgesi’nde çalışmaya devam ediyor. Ege depomuz İzmir’de kurulu ve burada standart çalışmalarımıza ek olarak yürüyen merdiven el bandı konusunda birleştirme hizmetimiz bulunmaktadır. Önümüzdeki günlerde ise İç Anadolu Bölgesi’ne de açacağımız ofisimizle çalışmalarımızı destekleyeceğiz” dedi. 

İNTEGRA Asansör’ün üretim portföyü hakkında bilgi veren Uçar, şunları söyledi:

“Son dönem çalışmalarımız bizi ister istemez bir konuma getirdi. Bu konum da İNTEGRA Asansör’e sadece bir ürünü veya o ürünün artı özelliklerini müşteriye sunmaya odaklanması. Bu durum, bize bir katma değer oluşturma imkânı da sağladı. Biz de bu durumdan istifade ederek, özellikle elektrik - elektronik komponentlerinin satışını yaparken kumanda panosu konusunda bir entegratör olabilir miyiz sorusunun cevabını aradık. Firmamız bugün için asansör kumanda sistemlerini üretebilen bunları çevre birimleriyle çalıştırabilen teknik servis verebilen bir konuma ulaşmaya başladı.” 

Avrupa’da kurulu asansör sayısının fazla olduğuna dikkat çeken ve bu asansörlerin modernizasyon ihtiyacı olduğunun altını çizen Uçar, Türkiye’nin lojistik üstünlüğü olan bir coğrafyaya sahip olduğunu hatırlattı. Uçar, İNTEGRA Asansör’ün ihracat ağına ilişkin bilgi verirken de, “Türk Cumhuriyetleri’nde çoğunlukta çözüm ortağı olarak, Orta Doğu’da komponent tedarikçisi olarak, Balkanlar’da ise kumanda panosu ve butoniyer sistemler üzerine bir pazar oluştu. Biz de Türkiye’nin lojistik konumu gereği gelişen bu gücü kullanarak mevcut pazarı değerlendirdik” dedi. 

Türk Cumhuriyetlerine paket, Orta Doğu’ya komponent, Balkan ülkeleri ve Avrupa’ya ise grup çözümü sunmaya çalıştıklarını anlatan Uçar, ihracat hedeflerini ürün üzerinden değil, ülkelerin ihtiyaçlarına göre belirlediklerini vurguladı. 

“ÜRETİM ALT YAPISINA SAHİBİZ’’

Türkiye’nin, asansör aksamları üretme açısından gereken alt yapıya sahip olduğunu belirten Uçar, “O nedenle bu konuda ithal ürün ihtiyacımız yok. Buradaki temel odaklandığımız nokta, bu ürünleri satarken katma değerini oluşturabiliyor muyuz? Ben hedefi bunun üzerine kurdum” diye konuştu. 

Uçar şunları söyledi:  

“HEDEFE YÜRÜYEN FİRMALAR VAR AMA MARKA YOK”

“Türkiye’deki üretim imkânları ile bu bahsettiğim pazarlarda en yüksek katma değeri nasıl oluşturabilirim? Aslında ben matematiği kullandım. Bizim imkânımız var. Tüm aksamları üretebiliyoruz, hedefe yürüyen firmalarımız var ama bir markamız yok. Türkiye’deki üretimleri ve uluslararası ağlarımızdan tedarik ettiğimiz ürünlerle bir araya getirelim, müşterilere verdiğimiz satış sonrası hizmette de bunun garantörü olalım, bunun üzerinden bir plan oluşturalım. Dolayısıyla, şu an için kumanda panosu, butoniyer, fotosel, aşırı yük ve kablo üzerine yoğunlaştık. Bunları da sistem hâline getirip ürüne dönüştürdük. Buradan markayı nasıl oluşturacağız?” 

MARKALAŞMA ADIM ADIM 

Markalaşmanın önemine vurgu yapan Uçar, bunun da adım adım gerçekleşeceğinin altını çizdi. Uçar, sözlerini şöyle sürdürdü: 

“Markayı nasıl oluşturacağız. Bu adım adım… İlk önce memnun müşteri, ikincisi standart ya da beklentilerle orantılı olarak ülke ihtiyaçlarına uygunluk. Üçüncüsü sürdürülebilirlik. Aynı hizmeti sürekli gelişen ve değişen dünyaya uygun hâlde sunabilme. Dördüncüsü bu tecrübeyle birlikte müşteri memnuniyeti oluştuğunda, evet bizim artık yaptığımız işe yoğunlaşmamız gerek ki dünya pazarı içindeki oyuncular arasına girmiş olan Türkiye’de ilk üçe nasıl gireceğimizi tartışmalıyız. Bir ihtiyaç olduğunda firmalar bizi ilk üç opsiyonunda seçsin. Şimdi bizim koşumuz bu yönde. Her ürünün üreticisinin oluşturduğu bir marka değeri var. Bizim burada yapmaya çalıştığımız şey, bunları bir araya getirip sürekli ve sorunsuz çalışan bir sistem oluşturmak. Burada aslında bir tedarik markasından konuşuyoruz. Aynı firmanın ismi gibi entegre olmuş bir yapı. Türkiye’de komponent imalatçılarının ürünlerini alıp çalışan sistemin servis ihtiyacını ve sürdürülebilirliğini kullanıyoruz. Bu durumda da aslında bir ürün markası değili, bir tedarik markası şekline dönüşüyor.’’

“FİRMANIN İSMİ YİNE FİRMANIN HEDEFİYDİ”

Uçar, İNTEGRA’nın isim hikayesini anlattı. “Tek başıma hareket etme konusunda yapabileceğim sınırları bildiğim için entegre/beraber hareket oluşturma ihtiyacı içinde belli ürün gruplarını bir araya getirerek müşterilere entegre bir çözüm sunmayı hedefledim. Firmanın ismi, yine firmanın hedefiydi” diye konuştu.

Mustafa Uçar kimdir?

Asansör sektörüyle 1999 yılında tanışan Uçar’ın mesleki deneyimleri arasında İngilizce öğretmenliği de bulunuyor. Öğrenim hayatı boyunca firmalarda çeviri hizmeti veren Uçar, asansör sektörüne yönelmesiyle ilgili konuştu; “Öğretmenlik çok zor olduğu için başladığım gün istifa ettim. Asansör hayatıma Türkiye’nin güzide firmalarından biri olan Has Asansör’de dış ticaret çalışanı olarak başladım. Her şeyi öğrenmeye gayret ettim, çok fazla çeviri yaptım. Çeviri yaparken ürün grupları hakkında bilgi sahibi oldum. Takibinde dünyada yapılan tüm asansör fuarlarına katıldım. Dış ticaret olarak başladığım çalışma, pazarlama alanında da devam etmeme vesile oldu” dedi. 

İNTEGRA Asansör, asansör kumanda panosu, butoniyeri ve bununla birlikte elektrik seti oluşturan fotosel aşırı yük acil durum telefonu gibi ekipmanları bir araya getirir; sizin için hazırlar, bu sistemlerin sağlıklı çalışabileceği ön hazırlığını yapar ve size teslim eder. Teslim aldıktan sonra oluşabilecek herhangi bir servis ihtiyacına da cevap verir.