Antalya’nın 1O. , Türkiye’nin 651. Arge Merkezi; Ake

Ar-Ge dosyamızın başında da belirttiğimiz üzere; 770 firmalık Ar-Ge Merkezleri listesinde,  Asansör sektöründen iki firma yer alıyor. Sektörümüzdeki bu firmalar ile Ar-Ge merkezi kurma fikrinden başlayarak bakanlık onayı almaları ve devam eden Ar-Ge projelerinin üretim sürecine katkıları hakkında bilgiler aldık.
Röportajlarımızdan ikincisini;  21 Aralık 2017’de Bakan Dr. Faruk Özlü’den Ar-ge Merkezi Onay Belgesini alarak Ar-Ge proje ve faaliyetlerini sürdüren AKE Asansör’ün Fabrika Direktörü İlkfer Yurdun ile gerçekleştirdik. Faaliyette olan AKE Ar-Ge Merkezi hakkında kısaca bilgi verir misiniz? AKE Ar-Ge Merkezi, firmamızda diğer birimlerden bağımsız olarak ayrı bir fiziki alana, ayrı bir personel kadroya ve ayrı bir iş yüküne sahiptir. Merkezimizi 185 m2’lik bir alan üzerine kurduk. 2017 yılı itibari ile toplam 23 Ar-Ge personeli merkezde istihdam edilmektedir. Bunların; 5’i yüksek lisans öğrencisi, 15’i lisans mezunu, 1’i lisans öğrencisi, 2’si ön lisans mezunudur. Çalışma arkadaşlarımızın %44’ ü Makine Mühendisliği mezunudur. 2018 yılı içerisinde kadromuzu %20, çalışma alanımızı ise %30 arttırmayı hedefliyoruz. AKE Ar- Ge merkezini uzun bir sürecin ardından kurarak, Bilim, Sanayi ve Teknoloji  Bakanlığı’ndan onay aldınız. Markanız için sizi Ar-Ge  Merkezi kurmaya iten sebepler nelerdir? Bir yıl süren yoğun bir başvuru sürecinin ardından Bakanlık onayını almamız bizim için çok sevindirici. Bu süreci yönetmemizde firmamıza destek veren Akdeniz Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi (TTO)’ne sizin aracılığınızla bir kez daha teşekkür etmek isterim.  AKE kendi bünyesinde uzun yıllardır, Ar-Ge faaliyetlerine büyük önem veren bir firmadır. Teknolojinin genel standartlarını sağlamak, pazar payını arttırabilmek için Ar-Ge’ye mecburuz ve bunun öneminin de bilincindeyiz. Ar-Ge altyapımızı, Bakanlık onayı ile de resmileştirmiş olduk. AKE çatısı altında katma değeri yüksek inovatif ürünler ve üretim teknolojileri üretmek; teknik ekibin, AKE Ar-Ge merkezinin yürüttüğü projelerle paralel hızda, sonuç odaklı üretim yapabilmesi ve zamana uygun gelişim sağlayabilme becerisini kazanmasını önemsiyoruz. Kurumda sistematik bir Ar-Ge bakış açısını yerleştirmek de amaçlarımızdan birisi. İş arkadaşlarımızın proje oluşturma ve geliştirme edinimini, kurum içi bir kültür olarak oturtmak için, resmi onaylı  bir Ar-Ge Merkezi olmamız gerekiyordu. Şuan Antalya’nın 10., Türkiye’nin 651. Ar-Ge Merkezi olmayı başarmanın da mutluluğunu yaşıyoruz. KURULACAK AR-GE MERKEZİNİN STRATEJİ VE HEDEFLERİ ÖNCEDEN BELİRLENDİ Ar-Ge Merkezi kurmak isteyen ve bu konu ile ilgilenen sektör firmalarına rehberlik edebilmek amacıyla ön başvuru sürecinden bahseder misiniz? Ar-Ge Merkezinin başvuru ve onay süreci bir yılda tamamlandı. Başvuru öncesinde, iç eğitimlerimizi tamamlamamız gerekiyordu. Ar-Ge konusunda var olan altyapımızı ve süregelen projelerimizi, Ar-Ge sistematiğine uyarladık ve Bakanlığın istediği fiziki şartlara uyumlu bağımsız ve verimli çalışma ortamı sağlayacak bir Ar-Ge departmanı oluşturduk. Ar-Ge bütçesinin ayrı bir koldan muhasebeleştirilmesi için muhasebe altyapısını elden geçirdik. Son olarak AKE Üst Yönetimin liderliğinde Ar-Ge merkezinin hedefleri ve stratejileri belirlendi. Tüm bu basamaklar tamamlandıktan sonra Ar-Ge Merkezi için ön başvuru oluşturmaya hazır duruma gelebildik. Bakanlığa başvuru sonrasında “Değerlendirme ve Denetim Komisyonu”ndan geçen süreçten de biraz bahseder misiniz?  Başvuru sonrasında Bakanlık tarafından, iki farklı üniversiteden yetkilendirilen akademisyenler, fabrikamıza gelerek, Ar-Ge departmanının fiziki şartlarını incelediler. İnceleme yapan heyete merkezimizde yürütülen projeler, belirlenen hedef ve stratejiler hakkında  bir sunum yapıldı. Akademisyen heyetin Bakanlığa sunduğu raporun sonucunda, komisyon sunumu yapmak üzere Ar-Ge merkezimiz Bakanlığa davet edildi. Bakanlığa yapılan sunum sonrası, komisyon üyelerinin oy birliği kararı ile,  Ar-Ge Merkezi başvurumuz onaylandı. Bu süreç içerisinde verdiği destek ve göstermiş olduğu misafirperverlik için Bakanlık yetkilisi Sayın Serkan Kök’e ayrıca teşekkür etmek istiyorum.  Ar-Ge Merkezi ile birlikte AKE’den yeni ve farklı projeler gelecek mi?  Öncelikle söylemeliyim ki Ar-Ge Merkezimiz onaylandıktan sonra çalışma arkadaşlarımızın motivasyonlarının  daha da arttığını net olarak gözlemliyoruz. Şu an Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı’nın (TEYDEB) projesinin yazımı devam ediyor. Bununla birlikte yeni ürünler üzerine çalışmalar olduğu gibi, mevcut ürünlerin iyileştirmeleri, maliyet düşürme ve verimlilik arttırma konularında devam eden projelerimiz var.  “AR-GE FAALİYETLERİ BİR ŞİRKETİN GELECEĞİDİR” Yüksek katma değerli bir ürün üretme konusunda emin adımlarla ilerlerken, Ar-Ge Merkezi kurma düşüncesinde olan firmalara önerileriniz neler olur? Ülkemizin Ar-Ge faaliyetlerine verdiği önem günden güne artarken, bu hızlı değişim sürecine kayıtsız kalan firmalar için çok zor dönemler geliyor. Artık Türk firmaları olarak yeni teknolojiler üreten, pazarı domine eden firmalar olmak zorundayız. Bunun yolu da, Ar-Ge merkezleri ile yeni, katma değeri yüksek ürünler üretmekten geçiyor. Bu süreçte, bazı kuruluşlar için Ar-Ge için harcanan paralar boşa harcanıyor gibi gelebilir, ama bilinmelidir ki Ar-Ge faaliyetleri bir şirketin geleceğidir. Ar-Ge Merkezi ile gelecekte markanızı  nerede görüyorsunuz?  Ar-Ge Merkezi ile AKE markasının, ileride ulusal ve uluslararası arenada, dikey ve yatay taşıma sistemleri sektöründe, öncü bir firma olmasını amaçlıyoruz. Bu konu da çalışmalarımız hızla devam ediyor. Bu zamana kadar yaptığımız işlerle, müşterilerimizin güvenini kazandık ve bu güvenin yeni projeler ve ürünlerle devamlılığını sağlamak istiyoruz. Amacımız, uluslararası pazarda daha kısa süreli terminlerle ve son teknolojili ürünlerle rakiplerden daha öncü ürünler sunmak. Sizce bir asansör firması neden Ar-Ge yapmalı? Sadece asansör firmalarının değil tüm firmaların Ar-Ge yapmaya ihtiyacı var. Ülkemizin içinde bulunduğu orta gelir tuzağından çıkabilmesi; yurtdışı cari açığın kapanması için tüm firmaların Ar-Ge faaliyetlerine önem vermesi gerekli.  En son teknolojili ürünlerle rekabetçi olabiliriz. Hem ithalat oranlarımızı azaltmak; hem de ihracat yaparak ülkemize döviz girdisi yaratmak zorundayız. Ar-Ge, bir şirketin geleceğini planlamaktır. Geleceğini planlamayan firmalar çok uzun ömürlü olamayacaktır.