Marka Tecilinde Nelere Dikkat Edilmeli?
AV. Zeynep Tepegöz
ASFED Avukatı
ASFED Avukatı
Marka,işletmelerin mal ve hizmetlerinitanıtmaya yarayan, bu mal ve hizmetleri diğer işletmelerinkinden ayıran, aynı zamanda üretilen mal veya hizmetin simgesi olan isim, sözcük, şekil, resim, görüntü ve ibarelerden oluşan bir imdir. Ticari işletmelerin ticari unvanlarından farklıdır.Ancak Türk Patent Enstitüsü’ne marka tescili yapıldığı takdirde ticaret unvanı da marka olarak kullanılabilir. Marka, daha önce 556 Sayılı Markaların Korunması Hakkındaki KHK ile korunmakta iken10.01.2017 tarihinden itibaren Sınai Mülkiyet Kanunu yürürlüğe girmiş ve marka hakkı sınai mülkiyet başlığı altında korunmaya başlamıştır.Hangi Haller Marka Hakkına Tecavüzü Teşkil Eder? Marka hakkına tecavüz, marka sahibinin izni olmadan markayı taşıyan malların aynısının yada çok benzerinin üçüncü kişilerce kullanılması durumudur. En sık rastlanılan örneği de iltibas yaratmak ya da taklit marka ürünlerdir. Markanın sahibinden başkası tarafından aynen veya taklit, tağyir, iltibas (aldatıcı benzerlik) suretiyle kullanılıp kullanılmadığının saptanmasında, her şeyden önce markanın şekil ve anlam itibariyle taşıdığı baskın unsur göz önünde tutularak tespit yapılır. İltibas unsuru araştırılırken tüketicilerin normal olarak gerçek markayı taşıyan mallar ile taklitli markayı taşıyan malları birbirinden kolayca ayırt edip edemeyecekleri, yani aldatıcılık oluşup oluşmadığı araştırılır. Nelerin marka tecavüzü sayıldığı Sınai Mülkiyet Kanunun 29. Maddesinden sayılmıştır. Kanuna Göre Neler Marka Tecavüzüne Girer? Bunu 4 madde ile açıklayabiliriz. 1- Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 7. maddede belirtilen biçimlerde kullanmak. 7. Maddeye göre ise marka tecavüzüne giren unsurlar şu şekilde; - Tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması. - Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması. - Aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması 2- Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek. 3- Markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak. 4- Marka sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek. Marka Hakkına Tecavüz Durumunda Açılabilecek Davalar Nelerdir? Yukarıda sayılan hallerden birinin varlığı halinde marka hakkına tecavüz gerçekleşmiş sayılmaktadır. Marka hakkı tecavüze uğrayan marka sahibinin ileri sürebileceği hukuki ve cezai talepleri bulunmaktadır. Bu doğrultuda açılabilecek dava sayısı ve çeşidi uğratılan mağduriyete göre bir hayli fazladır. Dolayısıyla burada sadece bunların başlıcalarına örnek vereceğiz. Marka hakkına tecavüz durumunda açılabilecek bir kaç davaya şu şekildedir:
- CEZA DAVALARI
- MADDİ TAZMİNAT DAVALARI
- MANEVİ TAZMİNAT DAVALARI