Değerli meslektaşlarım,

Geçtiğimiz aylarda hem ülkemizi hem sektörümüzü yakından ilgilendiren gelişmeler yaşadık. Bu gelişmelerin başında 24 Haziran 2018 tarihinde yapılan Cumhurbaşkanı ve 27. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri gelmektedir. Bu seçimle birlikte ülkemizde yeni bir yönetim sistemi başlamıştır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adı verilen bu sistemin ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Ekonomisi güçlü ülkeler arasında yer almak ve ülkemizin her alanda ilerlemesini sağlamak için asansör ve yürüyen merdiven sektör mensupları olarak çalışmaya, üretmeye devam edeceğiz.

Yine bildiğiniz gibi iki yıl önce, 15 Temmuz akşamında alçakça bir darbe girişimine maruz kaldık. Cumhurbaşkanımız, Parlamentomuz, Hükümetimiz, siyasi partilerimiz, sivil toplum kuruluşları ve millet olarak demokrasimize, ülkemizin bölünmez bütünlüğüne, birlik ve beraberliğine sahip çıktık. Darbe girişimine karşı kahramanca mücadele verirken yaşamını yitiren şehitlerimizi bir kez daha saygı ve minnetle anıyorum.

Sektör mensuplarını yakından ilgilendiren bir başka konu, Resmi Gazete’de yayımlanan Asansör Periyodik Kontrol Yönetmeliğine ilişkin gelişmelerdi.  Hangi alanda olursa olsun, kim tarafından çıkarılırsa çıkarılsın, yayımlanan her yeni mevzuatın sahaya farklı şekilde yansıdığı, pek çok zorluğu ya da problemi de beraberinde getirdiği malumunuzdur. Önemli olanın kâğıt üzerindeki mevzuat değil, sahadaki uygulamalar olduğunu tecrübelerimizden biliyoruz. Bu yeni yönetmelikle ilgili olarak sektörün tarafları görüşlerini dile getirdiler. Biz de sektörün en önemli temsilcisi olarak, temsil ettiğimiz asansör firmalarını doğrudan ilgilendiren bu yönetmeliği teknik uzmanlarımıza ve hukukçularımıza incelettik. Uzmanlarımız, bu tebliğde uygulanması halinde sıkıntılar yaratacak bazı maddeler bulunduğunu tespit ettiler. Bunun üzerine Federasyon olarak tebliğin iptali ve iptal kararı verilinceye kadar yürütülmesinin durdurulması için Danıştay’a başvurduk. Asansör sektörünün kazalarla anılan bir sektör olmasını en başta sektör mensupları olarak biz istemiyoruz. Sektörün tarafları ve kamu yöneticileri gibi bizim de amacımız ve isteğimiz asansörleri, hayatımızı tehdit eden değil rahat ve konforumuzu sağlayan taşıma sistemleri haline getirmektir. Ancak bunu yaparken her kurum ve sektör paydaşının meseleye sadece kendi açısından değil sektörün tümünü düşünerek bakması, uygulamada çelişki yaratan maddeler ortaya çıktığında ilgili tarafların müşterek bir çalışmayla durumu netleştirmeleri gerekir. Asansörleri can ve mal güvenliği açısından uygun hale getirirken, yerli asansör sektörünün kendi ayakları üzerinde durması ve büyümesini sağlayacak ortamın da zarar görmemesine dikkat edilmesini istiyoruz. Bu ortam Türk asansör sektörünün kaliteli, katma değeri yüksek, uluslararası pazarlarda bilinen ve aranan üretim düzeyine erişebilmesi, tanınan bilinen yerli marka ve tasarımlar oluşturabilmesi için elzemdir. İnşaat sektörünün vazgeçilmez destekleyicisi ve tamamlayıcısı olan asansör sektörü, hem üretim hem de hizmet nitelikleri taşıyan bir sektördür. Sektör ülke sathında üretim ve istihdam imkânı yaratmaktadır. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın yerli asansör sanayini geliştirmek için yaptığı çalışmalarının farkındayız. Biz de federasyon olarak sorunlara değil çözümlere odaklanarak, şikâyet etmek yerine üzerimize düşeni yapmak için çalışmaya, üretmeye ve proje geliştirmeye devam ediyoruz. Hepinize, hayırlı, bol kazanç diliyorum. Sevgi ve saygılarımla…   Yusuf ATİK Asansör Sanayicileri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı